Endometriozis (Çikolata Kisti) Türkiye’de yaklaşık iki milyon kadının günlük hayatını olumsuz yönde etkilemektedir. Doğurgan yaştaki kadınların %10 - 17’sinde görülmektedir. İnfertilite tanısı koyulmuş kadınlarında %30 oranında görülmektedir.
Çikolata Kisti genellikle teşhisi geciken bir hastalıktır.
Rahimin iç kısmını döşeyen zar tabakasına endometirum adı verilir. Endometrioz rahim iç tabakasında bulunan ve her ay adet kanaması şeklinde dışarıya dökülen endometriumun vücutta rahim dışında bir yere yerleşmesi olarak tanımlanır.
Rahim dışındaki endometriyal doku, rahim içindeki endometriyal doku gibi hormonlardaki aylık değişikliklere tepki gösterir. Dökülme ve kanama yapar. Bu kanama özellikle adet döneminde ağrıya sebep olabilir. Bu dokunun her ay dökülmesi ve kanaması adezyon denilen yara dokularına sebebiyet verebilir. Bazen adezyonlar organları birbirine bağlayabilir. Adezyonlar da ağrıya sebep olabilir. Eğer kan adezyon yüzünden yumurtalıkta kalmışsa, endometrioma oluşturabilir. (çikolata kisti)
Endometriozun sebebi bilinmemektedir. Bir teoriye göre menstural periyod sırasında kan gerilye doğru akar ve rahmin içindeki dokuyu fallop tüplere taşır. Daha sonra bu doku tüplerden çıkar ve başka yerlere yerleşir. Başka bir teoriye göre de; endometrial dokular kan ve lenf damarları yoluyla taşınır.
ABDde çocuk doğurma yaşındaki kadınların % 7sinde endometrioz vardır. 30-40lı yaşlardaki kadınlarda çok rastlanır bir durumdur ama adet olan her kadında herhangi bir dönemde de rastlanabilir. Endometrioz daha çok hiç çocuk doğurmamış kadınlarda rastlanır. Annesi, kız kardeşi veya kızında endometrioz olan kadınlarda daha çok rastlanır bir durumdur.
Endometrioz semptomları zamanla kötüleşir. Tedavi olmamış kadınların yarısından fazlasında ve tedavi olanların da % 20sinde gelişir.
Endometriozis semptomlarında en belirgin olanı pelvik ağrıdır.. Bu tür ağrı cinsel ilişki, bağırsak hareketleri veya idrara çıkma sırasında veya adet öncesi de gerçekleşebilir. Endometriozis lekelenme veya kısırlığa da yol açabilir.
Bu semptomlar endometriozisin göstergesi olabileceği gibi, başka hastalıkların da göstergesi olabilirler. Bu semptomlardan herhangi biri sizde varsa, bir an önce doktorunuza başvurunuz.
Ağrının miktarı durumunuzun ciddiyeti hakkında bilgi vermez. Örneğin, az ağrısı olan kadınların durumu ciddi; çok ağrısı olan kadınların durumu hafif olabilmektedir.
Bazı endometriozisli kadınlarda hiçbir belirti görülmeyebilir. Hatta hamile kalamadıkları için doktora gittiklerinde bile endometriozu olduğunu anlayan kadınlar da mevcuttur. Kısırlık problemi olan kadınların üçte birinde endometriozis vardır.
Hamilelik sırasında endometriozis semptomları hafiflemektedir. Aslında, endometriozu hafifletmek amacıyla kullanılan çoğu ürün, hamileliğin hormonal etkilerine dayanmaktadır. Endomeriozisin başlıca belirtileri arasında aşağıdaki maddeleri sayabiliriz.
Doktorunuz endometriozis tanısı için vücudunuzaki anormalileri kontrol eder ve sizin şikayetlerinizi sorar bu şekilde endometriozisten şüphelenir. Doğru teşhisi koymak için ileri seviye tetkikler yapılması gerekmektedir. Bu tetkikler;
Endometriozun tedavisi semptomlarınıza ve çocuk sahibi olmak isteyip istemediğinize bağlıdır. İlaç, ameliyat veya ikisi ile birden de tedavi edilebilir. Endometriozisin kalıcı bir tedavisi bireysel farklılıklar ve endometriozisin 2 yıllık tekrarlama %20 civarında olmasından dolayı bulunmamaktadır. İlaçla ve veya cerrahi tedavilerin amacı şiddetli ağrıyı gidermek, yaşam konforunu arttırmak ve var ise kısırlık (infertilite) tedavisidir.
Ağrıyı azaltmak için hormon tedavisi uygulanabilir. Hormonlar endometriyal dokunun büyümesini yavaşlatmaya yardımcı olabilir. En çok kullanılan hormon tedavileri arasında; doğum kontrol hapları, gonadotropin-releasing hormone (GnRH) agonistleri, progestin ve danazoldur. Fakat birçok kadın ilaçla tedavi yöntemi ile ağrılarından kurtulamamaktadır; çünkü ilaçlar, ağrıya sebebiyet veren adezyonları veya yara dokusunu ortadan kaldırmaz.
İlaçla tedavi her kadına uygun bir yöntem değildir. Birçok ilaçta hormon tedavisi ile ilgili bazı yan etkiler de mevcuttur. Yine de bazı kadınlar ağrının geçmesini ilaçların yan etkilerine tercih ederler.
Doğum kontrol hapları sıklıkla endometrioz semptomları için hastaya reçete edilmektedir. Bu haplarda var olan hormon adet döngüsünün düzenliliğini; ağrısız ve kısa geçmesini sağlar. Doğum kontrol haplarının endometriozu küçülttüğü veya doğurganlığı arttırdığı konusunda bir kanıt bulunmamaktadır.
GnRH menstural döngüyü kontol altında tutmaya yarayan bir hormondur. GnRH agonistleri insandaki GnRHa benzer nitelikte olan ilaçlardır ama çoğu zaman doğal içerikten daha kuvvetlidirler. GnRH agonistleri yumurtalıkları devre dışı bırakarak östrojen seviyesini düşürürler. Bu prosedür, menopoza benzer geçici bir süreç yaratır.
GnRH agonistleri iğne ile, bir implant ile veya burun spreyi vasıtasıyla ile verilebilirler. Genellikle endometrioz yamaları küçülür ve ağrı hafifler. GnRH cinsel ilişki sırasındaki ağrının da ortadan kalkmasına yardımcı olur. GnRH kullanan kadınlarda sıcak basmaları, baş ağrıları ve vajinal kuruluk olabilmektedir.
GnRH ile tedavi genelde 6 ay civarında sürer. GnRH kullanımınız bittikten 6 - 10 hafta sonra tekrar adet görmeye başlarsınız. Endometrioz semptomları, GnRH kullanmış özellikle de semptomları şiddetli olan kadınların yarısında, tekrar ortaya çıkabilmektedir.
Progestin hormonu endometrioz yamalarını küçültmek için de kullanılır. Progestin doku üzerindeki östrojenin etkileriyle savaşır. Progestin kullanırken adet görülmez. Progestin iğne veya hap şeklinde alınabilmektedir.
Danazol endometriyal dokuyu küçülten sentetik bir hormondur. Hap şeklinde alınır ve adet görmenizi engeller.
Danazol pelvik ağrı ve cinsel ilişki sırasında olan ağrıyı azaltmakta çok işe yarar. İlacı almayı bıraktıktan sonra 6 hafta için endometrioz semptomları genellikle geri döner. Danazolun yan etkileri arasında kilo artışı, sivilcelenme, ses değişikliği ve saç uzaması yer alır.
Danazol tedavisi herkese uygun bir tedavi değildir. Karaciğer, böbrek ve kalp problemi olan bayanlar danazol kullanamazlar.
Endometriozis cerrahisi infertilite tanısı olan hastalarda, çift taraflı çikolata kisti olanlarda, adölesanlarda, yumurtalık rezervi düşük hastalarda, daha önceden tekrarlayan operasyon geçiren hastalarda önerilir. Endometriozis hastanın yaşam konforunu ciddi oranda düşüren bir hastalıktır ağrıların çok yoğun olması ve gündelik hayatını çok etkilemesi durumunda cerrahi tedavi ve ilaç tedavisi beraber önerilebilir. Ağrının azalması ve yaşam konforunu arttırmak açısından en etkin tedavi cerrahidir.
Cerrahi Endometriozu ve çevresindeki yaralı dokuyu almak için yapılabilmektedir. Sağlıklı yumurtalıklar ve normal fallop tüpler olası bir hamilelik şansını arttırmak amacıyla içeride bırakılır.
Operasyon hem ağrının giderilmesi hem de kısırlık tedavisi açısından başarılıdır ancak semptomlar zamanla geri dönebilmektedir. Birçok hastada, hastalığın tekrarlamasını önlemek için hem operasyon hem de ilaçla tedavi uygulanmaktadır. Operasyon geçirmiş kadınların üçte birinde 5 yıl içerisinde tekrar bir ameliyat ihtiyacı ortaya çıkabilmektedir. Hastanın ağrısı çok şiddetli ve geçmiyorsa, çocuk sahibi olmak istemiyorsa doktor rahim, tüpler ve yumurtalıkların alınmasını önerebilir. Bu operasyondan sonra hasta bir daha adet görmez ve hamile kalamaz.
Endometriozis Cerrahisi Lapatomi ile açık şekilde yapılabileceği gibi laparoskopik olarakta kapalı yöntemle de yapılabilmektedir. Ancak gelişen teknoloji ve tedaviler ile Endometriozis cerrahisinde altın standart Robotik Cerrahidir.
Yumurtalık rezervine zarar vermemek: Endometriozis cerrahisi sıklıkla kısırlık tedavisi için uygulanmaktadır. Cerrahın deneyimi endometriozis cerrahisinde çok önemlidir. Endometriozis cerrahisinde kist duvarı dışında bulunan yumurtalık dokusuna zarar verilmemesi gerekir. Endometriozis cerrahisinde robotik cerrahinin altın standart olmasının en önemli nedenlerinden biri küçük kesiler, 3 boyutlu görme ve içeride kolların insan bileği gibi hareket edebilme kabiliyeti dolayısıyla çevre dokuya minimum zararı verir. Yumurtalık dokusu zarar görürse burada bulunan yumurtalar zarar görebilir ve hasta ileride erken menopoz ve kısırlık sorunuyla karşı karşıya kalabilir. Yumurtalıklara, tüplere ve rahim dokusuna zarar vermemek, çikolata kisti cerrahisinde en önemli noktalardır.
Yapışıklıkların açılması: Çikolata kisti adı gibi tatlı değil ama maalesef çikolata gibi yapışkandır. Ağrıların yoğun yapışıklıklar ile ilgisi yoğundur. Cerrahi sırasında bu yapışıklıkların açılması ve düzeltilmesi gebelik tedavisi ve ağrıların azalması için büyük önem taşımaktadır.
Derin yerleşimli endometriozis nodüllerinin çıkartılması: Endometriozis sadece rahim içerisinde oluşmaz. Derin endometriozis vajen ile rektum arasındaki rahim bağları, bağırsak, idrar kanalları ve veya karının derinlerinde yayılması durumudur. Derin İnfiltratif Endometriozis olarak tanımlanan bu durumda sadece kadın hastalıkları değil genel cerrahi üroloji birimlerinde ilgilendiren multidisipliner yaklaşım gerektiren bir cerrahidir.